DOĞAL FELAKETTE AKADEMİSYENİN
İSTENİLEN, ARANAN MOTİVASYONU VAR MIDIR? VAR İSE NE YAPABİLİR? NE UMABİLİR?
Felaket çok büyük üzüntüye ve sıkıntıya, onarılması güç, büyük zarara
yol açan olay ya da durum olarak bilinir. Deprem, sel,
tufan gibi durumlar doğal felaket olup hazırlıklı olunmayı gerektiren
hallerdendir. Motivasyon güdülenme anlamına gelmekte olup bir sonuca ulaşma
yolunda kararlı tutku, tutum yolunda uygun düzenleme yapmaktır. Bir bilim
insanından felaket konusunda ihtiyaçı optimal karşılayan, ötekinden beklentiyi
en aza indiren ve arzusuna sınır getiren davranış, bilgi ve beceri sunması
istenir. Bunun için uygulanabilir, ulaşılabilir ve güncel devam ettirilebilen
sistem gerekir. Bu amaçla etkinlik planlayarak düzenleme yapar. Uygun araç ile
gerekli dozda ve orantılı aktif uygulamada bulunma yetki ve yeterliği
vardır. Bunlar tam ve etkin
kullanılırsa o takdirde motivasyon için gereğini düşünebiliriz. Motivasyonun
eksikliği, yetersizliği, dikkate alınmayışı tıbbi uygulama hatası olduğundan bu
konu değerlendirme amaçlı olarak yazılmıştır. Bunun için gerekli ve yeterli
olmanın yolu hazırlıklı olmayı gerektirir. Deprem ülkemizin gerçeği olduğundan
bu konuyu öncelikle ele alarak güdülenme konusunda değerlendirme yapalım.
1.Gereksinim:
Depremle ilgili öncelikle konaklama yerlerimizin güvenilir olmasına ihtiyaçımız
vardır. Bu konuda ikametgah yerlerimizin fay hattı ile bağlantısına dikkat
edebiliriz. Binamızın güçlendirilmesine çaba harçarız. Yerleşim yerlerinin
kolay ulaşılabilir yönüne de dikkat edebiliriz. Amaca uygun yeterli ve etkin
ihtiyaçların belli merkezde bulunması temin edilir. İçişleri Bakanlığı Afet ve Acil Durum Yönetimi
Başkanlığı bu konuda liderlik yaptığından bu kurumla koordineli çalışılır.
Gereksinim temininde sorun olduğunda toplumumuzdan yardım temin edilir. Bu
konuda kan ve kan ürünleri temini önemlidir. Çadır, giysi, yiyecek ve su
düzenlemesi hijnik, sürekli, kolay ulaşılabilir ve güncel olmalıdır. Trafik
aksamadan yürütülmesi için sadece görevli olanların hizmetinin öncelikli olması
sağlanır. Adil olarak düzenleme önceliklenir. Hukuki açıdan çatışmalı olan
durumlar mutlaka tutanak ile kayıt altına alınarak yetkili ve meşru kuruma
bilgi verilir.
2. Kişisel
farklılıkları tanımak: Felaket anı ile ilgili panik ve karmaşa çok artar. O
halde bu konuda düzenleme yaparak Afad kuruluşumuzla ortak düzenleme
planlayabiliriz. Felaket öncesi çalışmak kriz oluşumunu engeller. Kaotik duruma
bağlı komplo teorilerinin önüne de geçme fırsatımız olur. Hangi araç ile
nerede, ne zaman hangi müdahaleyi kim, nasıl, neden yaparak motive olabiliriz.
Belirsizlik azalacağından toplumsal güven ile ilgili atmosferin uygun olması da
sağlanmış olur. Görev tanımlamaları yapıldığından uygun ve etkin ilk yardım
veya acil tedavi yapılır. Ölü varsa bu kişilere numara verilerek bulunduğu yer
ve hal fotoğraf ve kamera kaydı alınır. Sonra usulüne uygun ölü toplama yerine
götürülür. Kayıp kişilerle ilgili tutulan bilgiler bir merkezde toplanır. Sonra
kimlik belirleme takımı kimlik bilgilerine uygun şahıslarla ilgili görüntü
kıyası ve uygun tıbbi değerlendirme ile düzenleme yapar. Kimliğin mutlak doğru
belirlenmesine çaba harcanır.
3. Felaket anı ile
ilgili kaçış planımız olmalı. Bu çerçevede uygun düzenleme ile araçlarla
hazırlık yapılır. Kaçış yerleri saptanır. Felaket anına ait prova yapıldığı
için korku, belirsizlik azalır. Motive olunduğundan aşırı tedbir, az tedbir
alınmamış olur.
4. Eğitim ve
öğretim hizmetleri aksatılmamaya çalışılır. Gerekli ise ulusal yas ilanı
sağlanır. İşbirliği öncelikli uygulamalar seferber edilir. Yapılması gereken iş
ve düzenlemeler sıraya konulur. Kaygı ve korkusunu dile getiren kişi merkezde
iken planlama ve uygulama yapılır.
5. İş sağlığı ve
güvenliği konusu atmosfer olup sürekli, ulaşılabilir, tedrici, işbirliğine
dayanır.
Saygı ve sevgi ile
nice birlikteliğe ulaşma arzusu ile güdülenmemizin maksimum olduğu inancında
olabiliriz.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder